Havacılık
İnsanların uçma hayali kurmasıyla gelişmeye başlayan havacılık sektörü, 1900’lu yıllardan sonra çok daha hızlı bir gelişim göstermiştir. Bu alan oldukça geniş olup sivil ve askeri diye iki ana sınıfa ayrılabilir. Ülkeler için her iki sınıf da büyük önem taşır ve bir anlamda ülkelerin gelişmişlik düzeylerini gösterir.

Dünyanın en gelişmiş ülkelerine bakıldığı zaman havacılığın ne kadar geliştiği görülecektir. Burada kullanılan ve geliştirilen teknolojiler, farklı alanlarda da yerini almaktadır. Yolcu taşımasından ülke savunmasına, askeri keşiflerden arama yangın söndürmeye varıncaya kadar çok sayıda alanın direkt olarak havacılık ile bağının olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Ülkelerin ordularının en önemli bölümlerinden birisi olan hava kuvvetleri, sahip olduğu hava araçları sayesinde çok hızlı ve etkili müdahaleler yapabilmektedir. Günümüzde bu araçların daha geliştirildiği ve gemilerden dahi havalandığı bile mümkün hale gelmiştir. Bunun haricinde insansız olan araçların da kullanımının giderek arttığını söylemek yanlış olmayacaktır. Özellikle askeri operasyonların değişmez ve aranılan araçları arasında insansız olarak hareket kabiliyetine sahip olan İHA’lar, ülke ekonomilerine de olumlu katkı vermektedir. Yerli sermaye ve teknolojiyle üretilmesinin yanı sıra farklı ülkelere ihraç edilmesi, son derece olumlu bir husustur.

Havacılık Önemi
Havacılık alanında yaşanan gelişmeler, her geçen gün biraz daha hızlanmaktadır. Bundan dolayı da ülkelerin bu alanda daha etkin bir konuma geçmek için yarıştığının bilinmesi gerekiyor. Bu yarış sadece askeri alanda değil, sivil taşımacılık alanında da mevcuttur. Savaş uçakları ve diğer araçlar askeri alanda, yolcu uçakları ve diğer araçlar ise sivil alanın önemli unsurlarıdır. Bu alandaki etkinlik ülkelerin ekonomilerinin güçlü, dünya üzerindeki saygınlıkların fazla ve itibarlarının yüksek olmasına neden olmaktadır. Komplike bir alan olmasından dolayı farklı alanlardan beslenmekte ve farklı alanları beslemektedir.